CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Deniz Yücel, partisinin PKK lideri Abdullah Öcalan’ın bulunduğu İmralı’ya gidecek heyete katılmamasına dair eleştiriler hakkında açıklamalarda bulundu. Yücel, barış sürecinin şeffaf şekilde, Meclis çatısı altında yürütülmesinin önemine dikkat çekti.
Barış süreci ve şeffaflık vurgusu
Yücel, barış ve demokratik çözüm arayışlarının ancak şeffaflıkla ve TBMM zemininde ilerleyebileceğini belirterek, “Bu konu kişilerin ve siyasi partilerin çıkarları üzerinden şekillenemeyecek kadar hassastır. Hedeflenen gerçekten barış ise süreç şeffaf yürütülmelidir. Geçmişte yaşanan olumsuz tecrübeler bunun kanıtıdır” dedi.
Partisinin heyete katılmama gerekçesini kamuoyuyla paylaştıklarını ifade eden Yücel, eleştirileri “uzun süredir yürütülen siyasi algı operasyonlarının parçası” olarak değerlendirdi.
Yargı ve demokrasi eleştirisi
Sözcü, demokratik süreçlerin sanal gerginliklerle tırmandırılmasına ve yargıyı etkisizleştiren anlayışlara tepki gösterdi:
“Demokratik bir ülkede sulh içerisinde ilerleyebilecek süreçleri sanal gerginliklerle tırmandıran, yargıyı etkisizleştiren anlayışın ‘Terörsüz Türkiye’ sürecindeki samimiyeti sorgulanmalıdır” ifadelerini kullandı.
Kurultay ve adaylık süreci
Yücel, yaklaşan 39’uncu Olağan Kurultay’a ilişkin soruları da yanıtladı. Genel başkan adaylığı için imza şartının kaldırıldığını hatırlatan Yücel, “Mevcut genel başkan isterse imza toplamadan da aday olabilir. Diğer arkadaşlarımız da yeterli imza ile aday olabilir. Önümüzdeki günlerde süreç netleşir” dedi.