Gündem

Hakan Fidan: Türkiye’nin bölgesel gücünü istikrar için kullanıyoruz

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Azerbaycan’da katıldığı Türk Devletleri Teşkilatı Dışişleri Bakanları Konseyi Toplantısı sonrası yaptığı açıklamada, jeostratejik dönüşümlerin Türk dünyasını etkilediğini belirtti. Fidan, kurumsallaşan TDT’nin bölgesel krizlere karşı direnç kazandığını vurgularken, Türkiye’nin dış politikasında işbirliği ve ahlaka dayalı yeni bir anlayış benimsediğini söyledi.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Azerbaycan’da katıldığı Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Dışişleri Bakanları Konseyi Toplantısı sonrasında Azerbaycan basınına açıklamalarda bulundu.
Fidan, dünyada yaşanan jeostratejik dönüşümlerin Türk dünyasını da etkilediğini belirterek, Türk Devletleri Teşkilatı’nın giderek daha kurumsal bir yapıya kavuştuğunu ve bu sayede bölgesel krizlere karşı daha dirençli hale geldiğini söyledi.

“Jeostratejik değişimler her yeri etkilediği gibi Türk dünyasını da etkiliyor.
Ama Türk Dünyası Devletler Teşkilatı'nın giderek daha da kurumsallaşması ve daha koordineli hareket etmesi bizi bu krizlere karşı daha dayanıklı hale getiriyor.”

Fidan, Türk devletlerinin sanayi, teknoloji, savunma ve altyapı alanlarında güçlenmesinin hem ülkeleri bireysel olarak hem de birlikte daha güçlü kıldığını vurguladı.

“Her biri güçlü olan devlet bir araya geldiğinde daha güçlü bir yapı ortaya çıkıyor.
Bu yolda ilerlediğimiz sürece, dünyadaki krizlere daha dayanıklı bir Türk dünyası ile karşı karşıya kalacağız.”

“Amacımız bölgede istikrarı kalıcı hale getirmek”

Bakan Fidan, Türkiye’nin dış politikasının merkezinde “istikrarı sağlama” hedefinin bulunduğunu ifade etti.

“Bizim dış politikamızın temel ayağını bölgemizde istikrarı oluşturmak oluşturuyor.
Bunun şartları savaşları ve çatışmaları bitirmek, ekonomik işbirliğini adil şekilde geliştirmek ve ilişkileri kurumsallaştırmaktır.”

Türkiye’nin bölgesel diplomasi yaklaşımının, rekabet yerine işbirliği ve ahlaka dayalı bir sistem kurmayı amaçladığını belirten Fidan, Türkiye’nin gücünü bölgesel istikrar için kullandıklarını söyledi:

“Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu dış politika perspektifi, Türkiye'nin ortaya koyduğu çaba hep bu yönde.
Dolayısıyla biz Türkiye'nin bölgesel gücünü, itibarını ve liderliğini bölgeye istikrar getirmek için kullanıyoruz.”

“Yeni dış politika anlayışımız işbirliği ve ahlaka dayanıyor”

Önceki dönemlerde uluslararası ilişkilerin rekabet veya tahakküm anlayışıyla şekillendiğini hatırlatan Fidan, Türkiye’nin artık bu anlayıştan uzaklaştığını vurguladı:

“Maalesef önceki dönemlerde dünyamızdaki temel ilişki algısı ya rekabet, ya teslimiyet, ya da hakimiyetti.
Şimdi biz bundan çıkıp aslında işbirliğini, istikrarı, daha insani ve daha ahlaki ama herkesin faydasına olan bir dış politikayı kendimize politika edindik. Bununla da yolumuza devam ediyoruz.”