Modern iş dünyasının vazgeçilmezi olan asgari ücret, işçilerin sömürülmesini önlemek ve ekonomik adaleti sağlamak amacıyla ortaya çıkmış küresel bir standarttır. Endüstriyel devrimin yarattığı ağır çalışma koşullarına bir tepki olarak doğan bu sistem, 100 yılı aşkın sürede evrimleşerek bugünkü halini aldı. İşte o yolculuk...
İlk kıvılcım: Yeni Zelanda (1894)
Tarihte bilinen ilk ulusal asgari ücret yasası, dünyanın güney ucunda, Yeni Zelanda'da hayata geçti. 1894 yılında kabul edilen "Endüstriyel Uzlaşma ve Tahkim Yasası", düşük ücretli sektörlerdeki "ter dökme atölyeleri" (sweatshop) koşullarını iyileştirmeyi hedefliyordu. Bu yasa ile zorunlu tahkim kurulları kurularak minimum ücret seviyeleri belirlendi.
"Sade konfor" ve yaşam ücreti
Yeni Zelanda'daki bu yenilik kısa sürede Avustralya'ya sıçradı. 1896'da Victoria eyaleti düşük ücretli sektörler için kurullar oluşturdu. Ancak asıl kırılma 1907'deki "Harvester Kararı" ile yaşandı. Bu kararla birlikte "yaşam ücreti" kavramı literatüre girdi; bu, bir erkek, eşi ve üç çocuğu için "sade konfor" sağlayacak bir ücret olarak tanımlandı.
Churchill ve Roosevelt'in imzası
Avrupa'da asgari ücretin öncüsü Birleşik Krallık oldu. 1909'da Winston Churchill'in öncülüğünde çıkarılan yasa ile zincir ve kutu yapımı gibi düşük ücretli sektörlerde kurullar oluşturuldu. ABD'de ise süreç eyalet bazında başladı ancak ulusal standart Büyük Buhran sonrası geldi. 1938'de Başkan Franklin D. Roosevelt'in imzaladığı "Adil Çalışma Standartları Yasası" (FLSA) ile federal asgari ücret saati 0.25 dolar olarak belirlendi. Bu yasa aynı zamanda çocuk işçiliğini kısıtladı ve 44 saatlik çalışma haftasını getirdi.
Türkiye'de asgari ücretin serüveni
Türkiye'de asgari ücretin modern anlamda mevzuata girmesi 1936 tarihli İş Kanunu ile oldu, ancak fiili uygulama 1951 yılına kadar gecikti.
-
1951-1967: Mahalli komisyonlar tarafından bölgesel ücretler belirlendi.
-
1967: Asgari Ücret Tespit Komisyonu kurularak ülke çapında standartlaşma süreci başladı.
-
1974: Tarım işçileri de asgari ücret kapsamına alındı.
-
1989: Tarihi bir dönüm noktası olarak bölgesel farklar kaldırıldı ve tüm ülke için tek bir asgari ücret belirlenmeye başlandı.
Vergi muafiyeti ve günümüz
Türkiye'deki sistemde yakın tarihteki en büyük değişikliklerden biri 2021 yılında yaşandı. Asgari ücretten gelir ve damga vergisi kaldırılarak işçinin eline geçen net tutar artırıldı. Enflasyonist ortam nedeniyle 2022'de yılda iki kez belirlenen ücret, 2024 itibarıyla tekrar yıllık belirleme sistemine döndü. Günümüzde Türkiye'de asgari ücret, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı koordinasyonundaki komisyon tarafından belirleniyor ve doğrudan yaklaşık 5 milyon çalışanı etkiliyor.
Dünyada son durum
Asgari ücret sistemi küresel olarak yayılmaya devam ediyor. Almanya gibi sanayi devleri ulusal asgari ücrete 2015 gibi yakın bir tarihte (saati 8.50 Euro) geçerken; Çin, Brezilya ve Rusya gibi ülkeler 1990'lar ve 2000'lerde sistemlerini güçlendirdi. Bugün 100'den fazla ülkede uygulanan sistem, yoksullukla mücadelenin en önemli araçlarından biri olarak kabul ediliyor.