Webtekno’nun aktardığına göre, güvenlik araştırmacıları internette şimdiye kadar pek dikkat çekmeyen ancak boyutuyla rekor kıran bir veri sızıntısını gün yüzüne çıkardı. Sızıntı; sosyal medya, devlet hizmetleri ve banka uygulamaları dahil olmak üzere birçok kritik platformun giriş bilgilerini içeriyor.

Araştırmalarda 2024’ün başından itibaren internette yayımlanan 30’dan fazla veri seti tespit edildi. Bu setlerin bazıları milyarlarca kullanıcı bilgisi barındırıyor.

En Büyük Tehlike: Aynı Şifreyi Kullananlar ve 2FA Olmayan Hesaplar

Uzmanlar, aynı şifreyi birden fazla platformda kullanan kullanıcıların en büyük risk grubunu oluşturduğunu söylüyor. Ayrıca iki faktörlü kimlik doğrulama (2FA) özelliğini kullanmayan hesaplar, hedefli saldırılara daha açık durumda.

Veri setlerinde genellikle URL, kullanıcı adı ve şifre yer alıyor. Bu yapı, kötü amaçlı yazılımlar yoluyla toplanan bilgilerin sistematik bir şekilde organize edildiğini ortaya koyuyor.

Apple, Google, Facebook, GitHub, Telegram...

Sızıntıya dair en çarpıcı detaylardan biri, popüler dijital platformların bu veri havuzunda yer alması. Apple, Google, Facebook, Telegram ve GitHub gibi dev şirketlere ait milyonlarca kullanıcı hesabı bilgisi bu setlerde bulunuyor.

Kayıtların bazılarına kısa süreliğine erişilmiş olsa da, bu bilgilerin kimlerin eline geçtiği ve ne amaçla kullanılacağı henüz bilinmiyor.

Sızıntı, MOAB’ın Gölgesinde Ama Tehdit Büyük

Bu veri sızıntısı, 2024 başında ortaya çıkan ve 26 milyar kaydı içeren “Mother of All Breaches (MOAB)” adlı dev sızıntının ardından geldi. Her iki olay da, dijital dünyada bilgi güvenliği krizinin ne kadar büyük boyutlara ulaştığını gözler önüne seriyor.

Ne Yapmalı? Güçlü Şifre ve 2FA Artık Zorunluluk

Uzmanlara göre bu tür sızıntılardan korunmak için:

  • Her platformda farklı ve güçlü şifreler kullanılmalı.
  • İki faktörlü kimlik doğrulama aktif hale getirilmeli.
  • Şifre yöneticisi uygulamaları kullanılmalı.
  • E-posta veya banka girişlerinde şüpheli hareketler varsa anında hesaplar gözden geçirilmeli.

Bu olay, sadece kullanıcıların değil, platformların da veri güvenliği yatırımlarını artırmaları gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor.