Tam 1 yıl önce, bugün, Suriye'de 10 yıldan uzun süredir devam eden iç savaşı bitiren bir kırılma yaşandı. Ülkesinin yüzde 80'inden fazlasının hakimiyetini kaybeden, milyonlarca Suriyeli'nin ölümüne sebep olan ve Suriye'nin neredeyse tamamında büyük bir yıkıma yol açan iç savaşı bitiren operasyonun ilk adımı atıldı.
Operasyonun adı: Düşmanı Caydırma
Suriyeli muhalifler, Türkiye'nin ve Katar'ın da aralarında bulunduğu uzun bir diyalog sürecinin ardından aralarındaki anlaşmazlıkları sonlandırma kararı alarak Esed rejimini devirme operasyonu başlattı. Başlatılan operasyonun adı Düşmanı Caydırma idi. İlk hedef de Halep kırsalı. Başlayan kısıtlı operasyon gittikçe büyüdü ve 12 gün boyunca muhaliflerin ilerlemesi durdurulamadı.

Saldırı başladığı gün Esed Türkiye ile müzakere talep etti
27 Aralık akşam saatlerine doğru başlayan operasyonun hemen ardından Ankara kulisleri hareketlendi. Çünkü Seneler sonra Şam rejiminden ilk resmi temas adımı gelmişti. Şam'a doğru yürüyen muhhaliflerle diyalog sağlanması ve arabuluculuk talebi için Esed'in bizzat Cumhurbaykanı Erdoğan ile müzakere etmeyi talep ettiği bildirildi. Fakat Erdoğan bunu reddetti.
Humus ele geçirildi
7 Aralık 2024'te muhalif güçler, yaklaşık yirmi dört saat süren taarruzun ardından Humus'u kontrol etmeyi başardı.

Hassas belgeler imha edildi Esed yurt dışına kaçtı
Şam'a yaklaşan muhaliflerle diyaloğun mümkün olmadığını anlayan devrik Suriye başkanı Beşar Esed, beraberindekilerle birlikte ayrılma kararı aldı. Ailesini taşıyan bir uçak ile ülkeden ayrılan Esed'in ardından başkanlık sarayında birçok belge imha edildi. Bu belgeleri imha eden ve Suriye yönetiminde görev alan isimlerden bazıları Esed'in bizzat kendisi ile aynı uçağa bindi, bazıları ise ülkeden çıkış yapamadı ve muhalifler tarafından yakalandı.
Uçak Rusya'ya indi, Kremlin hiçbir zaman doğrulamadı
Beşar Esed'in uçağının Rusya'ya iniş yaptığı dünya kamuoyunda bilinen bir gerçek fakat Kremlin, aynı gün yaptığı basın toplantısında doğrudan bu soruyu almasına rağmen yanıtlamadı.

Ruslar çekildi
Esed rejiminin ayakta kalmasını sağlayan Rus güçleri Serakib'den, Hizbullah güçleri ise El Kusayyr'dan çekildi. Muhaliflerin operasyonuna direnememelerinin en önemli sebebi iç mücadeleleriydi. Aynı yıl Eylül ayında İsrail tarafından Hizbullah'a düzenlenen telsiz operasyonu ve İsrail'in İran'a yönelik saldırıları Hizbullah kadrolarını yorarken, Rusya'nın ise hali hazırda uğraştığı Ukrayna sorunu vardı. Her iki güç de Esed'e desteğini kesme kararı aldı ve muhaliflere direnmeden tuttukları noktaları boşalttı.
8 Aralık: Rejim düştü
8 Aralık günü 8 Aralık'ta Heyet Tahrir Şâm önderliğindeki muhalifler Şam Başkanlık sarayına girdi, rejimin düştüğü ilan edildi.

Sednaya dosyası açıldı
Örgüt resmi Twitter/X hesabından Suriye'nin en büyük gözaltı merkezlerinden biri olan Şam kırsalındaki Sednaya Hapishanesindeki tutukluları serbest bıraktığını duyurdu. Cezaevinin kapılarının bir türlü açılmaması ve dünya kanallarında canlı yayınlandı. Uzun uğraşlar sonunda kapılar açıldı ve kaybolan veya Esed'in çağrısıyla ülkelerine dönme kararı alan bazı muhaliflerin cesetlerine ulaşıldı.

Şara'nın başkanlığı başladı
8 Aralık'ta Suriye Başbakanı Muhammed Gazi el-Celali, Esad'ın Şam'dan kaçmasının ardından Suriye hükûmetinin iktidarı seçilmiş yeni bir hükûmete devredeceğini açıkladı ve Heyet Tahrir Şam lideri Ahmed eş-Şara da el-Celali'nin “devlet kurumları devredilene kadar el-Celali'nin onları denetleyeceğini” duyurdu. Ahmed eş-Şara, 12 Aralık'ta Türk yetkililerle bir araya gelerek Esad'ın devrilmesinden bu yana ilk diplomatik teması gerçekleştirmiş oldu.






