Kurtuluş Savaşı’nda Türk milletine önderlik ederek Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasını sağlayan Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün 10 Kasım 1938’de İstanbul’daki Dolmabahçe Sarayı’nda vefat etmesinin ardından kabrinin nerede olacağı tartışılmaya başlanmıştı. O dönemin hükümeti, Atatürk için bir anıt mezar yapılacağını ve mezarın inşası tamamlanana kadar Atatürk’ün naaşının geçici olarak Ankara’daki Etnografya Müzesi’nde kalacağı belirtilmişti.
Atatürk’ün naaşı, 19 Kasım 1938’de Ankara’ya getirildi ve 21 Kasım’da gerçekleştirilen törenle geçici istirahatgahı Etnografya Müzesi’ne yerleştirildi.
Rasattepe seçildi
Anıt mezarın yapılacağı yerin belirlenmesi için oluşturulan özel komisyon, uluslararası uzmanların görüşlerinden yararlanarak kapsamlı bir çalışma yürüttü. 17 Ocak 1939’da, bugünkü adıyla Anıttepe, o dönemki ismiyle Rasattepe, Atatürk’ün ebedi istirahatgâhı olarak belirlendi.
6 Ekim 1939’da Bakanlar Kurulu, anıtın mimari tasarımı için uluslararası bir yarışma düzenlenmesine karar verdi.
Emin Onat ve Orhan Arda’nın projesi birinci oldu
18 Şubat 1941’de ilan edilen yarışmaya toplam 49 proje katıldı. Türkiye’den 25, Almanya’dan 11, İtalya’dan 9 ve diğer Avrupa ülkelerinden 4 proje arasından, Emin Onat ve Orhan Arda’nın ortak çalışması birinciliğe layık görüldü. Bu proje, Anıtkabir’in bugün bildiğimiz anıtsal ve simgesel mimarisinin temelini oluşturdu.
İnşası 9 yıl sürdü
Anıtkabir’in temelinin 9 Ekim 1944 tarihinde atıldığı Rasattepe, ilk başta ağaç bile olmayan bozkır bir tepeden ibaretti. İnşaatın ilk aşamasında Aslanlı Yol, Tören Alanı, mezar binası, lahit taşının yerleştirilmesi ve altyapı çalışmaları gerçekleştirildi.
Yaklaşık 9 yıl süren çalışmaların ardından Anıtkabir, 26 Ekim 1953 tarihinde hazır hale getirildi.
Ölümünün 15. yılında Anıtkabir’e taşındı
Cumhuriyet tarihinin en anlamlı ve en hüzünlü günlerinden birisi olan 10 Kasım 1953, Atatürk’ün Etnografya Müzesi’nden alınarak görkemli bir törenle Anıtkabir’e nakledildiği tarih oldu. Böylelikle Türk milletinin büyük önderi, ebediyete dek kalacağı Anıtkabir’deki yerini aldı.
Anıtkabir hakkında
906 metre rakımlı Anıttepe üzerinde yer alan Anıtkabir, yalnızca bir mezar yapısı değil; bağımsızlık, özgürlük ve Cumhuriyet ideallerinin somut bir simgesidir.
Komplekste Şeref Holü, Aslanlı Yol, Tören Meydanı, İstiklal, Hürriyet, Zafer, Barış, Cumhuriyet ve Misak-ı Milli kuleleri, ayrıca kadın ve erkek heykel gruplarıyla birlikte, Türk mimarlık tarihinin en görkemli eserlerinden biri olarak öne çıkmaktadır.