Deli dana hastalığı geri döndü. İngiltere’de büyükbaş hayvanlarda 1986 yılında tespit edilen ve 178 kişinin ölümüne sebebiyet veren deli dana hastalığı, yıllar sonra Türkiye’de kendini gösterdi. Geçtiğimiz günlerde Ankara Bilkent Şehir Hastanesi yoğun bakım ünitesinde yatan bir hastada ‘’deli dana ön teşhisi’’ alınmıştı. Şimdi ise Bolu’da İzzet Baysal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne nörolojik (sinir sistemi) rahatsızlıkları şikayetiyle başvuran bir hastada da aynı hastalık görüldü.

Test sonucu pozitif çıktı

Türkiye Gazetesi’nden Ziyneti Kocabıyık’ın haberine göre, Bolu İzzet Baysal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde nörolojik şikâyetlerle tedavi gören bir kadın hastadan alınan beyin-omurilik sıvısı, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Beyin ve Nörodejeneratif Hastalıklar Araştırma Laboratuvarı’na gönderildi. Laboratuvar sonuçlarında “deli dana testi” pozitif çıktı.

Picture background

‘’Yeni vakalar görülebilir’’

Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Bülent Ertuğrul, iki vakanın varlığının başka olası hastaların da bulunabileceği ihtimalini artırdığını belirtti. Ertuğrul, bulaşmanın genellikle enfekte hayvanların eti veya sakatatlarının tüketilmesi ya da vücut sıvılarıyla temas sonucu gerçekleştiğini ifade etti.

Ertuğrul, hastalığın ortaya çıkışı hakkında, “Deli dana hastalığı prion adı verilen anormal proteinlerin beyinde birikmesiyle oluşur. Beyin dokusu süngerimsi hale gelir. Bu nedenle hastalık ‘süngerimsi beyin hastalığı’ (BSE) olarak da bilinir. İnsanlarda görülen türü ise varyant Creutzfeldt-Jakob hastalığıdır (vCJD) ve her ikisi de ölümcüldür,” açıklamasını yaptı.

Picture background

Deli dana hastalığı belirtileri nelerdir?

Hastalığın belirtilerinin yıllar bile sürebileceğini kaydeden Ertuğrul, “Bulaştıktan 15 ila 30 yıl sonra dahi ortaya çıkabilir. İlk işaretler genellikle psikiyatrik değişikliklerdir,” dedi. Ertuğrul, belirtiler olarak ise kafa karışıklığı, oryantasyon bozukluğu, halüsinasyonlar, ani öfke patlamaları, saldırganlık ve uyku düzensizliklerini işaret etti.

‘’Kesin bir tedavisi bulunmuyor’’

Hastalığın ilerleyen aşamalarında yürüme güçlüğü, kalp ve solunum bozukluklarının ortaya çıktığını ifade eden Prof. Dr. Ertuğrul, “Ne yazık ki şu anda hastalığın bilinen bir tedavisi bulunmuyor. Hastalık ilerledikçe zihinsel bozulma derinleşir ve sonunda koma gelişir,” uyarısında bulundu.

Kaynak: Türkiye Gazetesi