İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Belediye-İş Sendikası arasında yaşanan toplu iş sözleşmesi (TİS) anlaşmazlığı, tarafların uzlaşmasıyla çözüldü. Kriz boyunca 360 işçinin işten çıkarıldığı süreç, işçilerin işe iadesi ve eylül ayında ödenecek enflasyon farkının ocak ayına ertelenmesiyle tatlıya bağlandı.
“Hakkınızı helal edin”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, uzlaşmanın ardından işçilere seslendi. “Sizler bu kurumun emekçisisiniz. Emek harcayan bir insana kötü bakılmaz, böyle bir amacımız olamaz. Ama öyle zamanlar geliyor ki, anlaşamıyoruz. O zamanlarda böyle şeyler olabiliyor” diyen Tugay, “Burada hakkınızı helal etmenizi yürekten diliyorum” ifadelerini kullandı. İşçiler, “Helal olsun” yanıtı verdi.
Krizin başlangıcı: TİS maddesi tartışması
Kriz, geçmiş dönem başkanı Tunç Soyer’in Belediye-İş Sendikası ile imzaladığı sözleşmede yer alan eylül ayındaki enflasyon farkı zammının, Başkan Tugay tarafından sürdürülemez görülmesiyle başladı. Tugay, bu ödemenin geri alınmasını talep etti ancak sendika bunu reddetti. Geri adım atmayan belediye, 1030 kişilik işten çıkarma süreci başlattı ve 360 işçi işten çıkarıldı.
Eylemler büyüdü, dayanışma arttı
İşten çıkarılan işçiler, Belediye-İş öncülüğünde yürüyüş ve oturma eylemleri düzenledi. Egemenlik Binası önündeki protestolar günlerce sürdü. “Hak, hukuk, adalet”, “Çalışan işçinin eylemde ne işi var?” gibi sloganlar eşliğinde yapılan eylemlere aileler de destek verdi. Sendika Başkanı Savaş Atalay, "Bu onurlu işçiler iş başına dönene kadar mücadelemiz sürecek" diyerek kararlılıklarını vurguladı.
Anlaşma sağlandı: İşe iadeler ve yeni takvim
Tugay ile Belediye-İş temsilcilerinin görüşmeleri sonucunda, işçilerin tamamının işe iadesi ve eylül ayı enflasyon farkının ocak ayına ertelenmesi konusunda anlaşmaya varıldı. Tartışmalı "işe devam" ve "rapor primi" ödemelerinin ise TİS masasında yeniden müzakere edilmesine karar verildi.
“Ben sizin kardeşinizim, iş arkadaşınızım”
Cemil Tugay, anlaşma sonrası yaptığı açıklamada duygusal ifadelerle işçilere hitap etti:
“Ben sizin kardeşinizim, ağabeyinizim, iş arkadaşınızım. Görevimin son gününe kadar da size sahip çıkacağım ama yanlış yapanın da gözünün yaşına bakmam. Evde üzülen çocuklarınız varsa onlardan özür dilediğimi söyleyin.”