Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kabine Toplantısı sonrası duyurduğu “Kiralık Sosyal Konut Projesi”, Türkiye’nin büyükşehirlerde yaşadığı barınma krizine karşı yeni bir model olarak hayata geçiriliyor. Proje, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı koordinasyonunda, TOKİ eliyle İstanbul’da pilot uygulama olarak başlatılacak.
Barınma krizi derinleşiyor
Yüksek enflasyon, sınırlı ücret artışları ve hayat pahalılığı dar gelirli kesimlerin konut piyasasında giderek zorlanmasına yol açıyor. 2025 yılında asgari ücrete yalnızca Ocak ayında yapılan zam ve ara zam yapılmaması, barınma sorununu daha da büyüttü.
Özellikle İstanbul başta olmak üzere büyükşehirlerde artan kira bedelleri vatandaşlar için ciddi bir yük oluştururken, emekliler ve asgari ücretliler ev sahibi olmanın ötesinde mevcut kira ödemelerini karşılayamaz hale geldi. TÜİK’in açıkladığı resmi enflasyon rakamları ile halkın yaşadığı pahalılık arasındaki fark, kamuoyunda eleştirilerin odağında yer alıyor.
Kiralık sosyal konut modeline geçildi
Anadolu Ajansı’nın aktardığı bilgilere göre proje kapsamında Türkiye genelinde inşa edilecek 500 bin sosyal konutun bir kısmı kiralık olacak. Özellikle deprem riski altındaki İstanbul için planlanan bu model, dar ve orta gelirli vatandaşların konuta erişimini kolaylaştırmayı ve kira fiyatlarını dengelemeyi hedefliyor.
Ev sahibi devlet olacak
Model kapsamında inşa edilen konutlar devlet mülkiyetinde kalacak. TOKİ koordinasyonunda, piyasa koşullarının altında kira bedelleriyle vatandaşlara kiralanacak. Başvuru süreci, TOKİ’nin satış projelerindeki gibi kura yöntemiyle işleyecek.
Kurada hak kazanan vatandaşlar TOKİ ile sözleşme imzalayarak kiracı olacak.
Düzenli denetlenecek
Kiracıların kira ödemeleri ve evlerin kullanım koşulları düzenli olarak denetlenecek. Kira süresinin bitmesiyle birlikte konutlar gerekli bakımlardan geçirilerek aynı kriterlere uyan yeni hak sahiplerine kiralanacak.
İlk etap İstanbul’da
Proje ilk aşamada İstanbul’da uygulanacak, ardından Türkiye’nin farklı illerine yaygınlaştırılacak. Modelin, barınma krizine yapısal çözüm sunup sunamayacağı ise sürecin işleyişine ve denetim mekanizmalarının etkinliğine bağlı olacak.
