Dünya

Köpek Eti Yasağı Güney Kore'de Krize Neden Oldu!

Güney Kore’de köpek eti yasağı sonrası, yüz binlerce çiftlik köpeğinin geleceği belirsizliğini koruyor. Barınak yetersizliği ve düşük sahiplenme, uyutulma riskini artırıyor.

Güney Kore’de köpek eti ticaretinin yasaklanmasının ardından, kesim amacıyla yetiştirilen yüz binlerce köpeğin akıbeti büyük bir kriz haline geldi. Barınak yetersizlikleri, düşük sahiplenme oranları ve hükümetin sınırlı desteği hem hayvanların hem de üreticilerin geleceğini belirsizliğe sürüklüyor.

Yasak Geldi, Belirsizlik Başladı

Köpek eti tüketiminin sona erdirilmesi kararı, hayvan hakları savunucuları tarafından memnuniyetle karşılandı. Ancak yasa yürürlüğe girmesine rağmen yaklaşık 500 bin köpeğin bulunduğu çiftliklerin çoğu hâlâ faaliyet gösteriyor. Üreticiler, geçiş süresinin kısa olduğunu ve ellerindeki hayvanlar için çözüm sunulmadığını belirtiyor.

Köpek Eti Üreticileri Birliği yetkilileri, satışların tamamen durduğunu ve borç batağındaki birçok çiftlik sahibinin geçimini sağlayamaz hâle geldiğini ifade ediyor. “Hiç kimse köpek almak istemiyor” diyen üreticiler, hayvanlarını nereye göndereceklerini bilemediklerini söylüyor.

Barınaklar Doldu Taştı, Uyutma Riski Yükseldi

Hükümet, terk edilen köpeklerin barınaklara yerleştirileceğini açıklasa da mevcut kapasite bu yükü kaldıramıyor. Özellikle büyük ırk köpeklerin sahiplenilmesinin zor olması nedeniyle, çok sayıda hayvanın uyutulabileceği konuşuluyor. Hayvan hakları dernekleri, bazı köpeklerin ABD ve Kanada gibi ülkelere sahiplendirme programlarıyla gönderildiğini açıklasa da bu yöntem sadece sınırlı bir çözüm sunabiliyor.

Seul Ulusal Üniversitesi’nden Prof. Chun Myung-sun ise, “Eğer sonunda bu köpekleri uyutacaksak, alınan kararın ahlaki boyutu da sorgulanır hale gelir” diyerek mevcut planların yetersizliğine dikkat çekti.

Devlet Desteği Tepki Topluyor

Hükümet, erken kapanan çiftliklere köpek başına 450 dolar tazminat ödeyeceğini ve barınaklara yıllık 4,3 milyon dolarlık bütçe ayıracağını duyurdu. Ancak üreticiler bu desteklerin hem geç hem de yetersiz olduğunu savunuyor.

Hayvan hakları savunucuları, alınan yasağın tarihi bir adım olduğunu vurgularken, uygulamada başarılı olunabilmesi için çok daha kapsamlı sosyal ve yapısal çözümlere ihtiyaç duyulduğunu belirtiyor. Aksi takdirde hem insanlar hem de hayvanlar açısından yeni bir trajedi kapıda olabilir.