Yaşam

Market raflarındaki “yüksek protein” ürünler adeta kalori deposu

Market raflarında üzerimize "Yüksek Protein", "Şekersiz" veya "Light” yazılarıyla atlayan ürünler, aslında zayıflama yolculuğunuzun en büyük sabotajcısı olabilir.

Kilo verme sürecine girdiğimizde ilk yaptığımız şey, market arabasını "sağlıklı" görünen paketli gıdalarla doldurmaktır. Üzerinde büyük harflerle yazan protein oranları veya "0 Şeker" ibareleri bize kendimizi güvende hissettirir. Ancak gerçek şu ki; gıda endüstrisi, bir üründen bir şeyi çıkardığında (örneğin yağı veya şekeri), tadı korumak için genellikle yerine çok daha sinsi bir şey ekler. Sonuç? Siz zayıfladığınızı sanırken, vücudunuz fırtınalı bir insülin dalgalanmasıyla boğuşuyor olabilir.

Protein mi içiyoruz, şekerli şerbet mi?

Bugün spor yapanların elinden düşürmediği "Protein Sütleri" bu illüzyonun en popüler örneği. Örneğin, popüler bir markanın 500 ml'lik kakaolu protein sütünü ele alalım.

Ön yüzünde "26 gram Protein" yazısı gururla sergileniyor. Bu, bir sporcu için harika bir rakam gibi görünebilir. Ancak etiketi çevirip küçük yazılara baktığınızda acı gerçekle karşılaşıyorsunuz: bir paketin içinde 28 gram şeker var! Bu durum, vücudunuza protein yüklemesi yaparken aynı zamanda yaklaşık 7-8 küp şekeri de sisteme boca ettiğiniz anlamına geliyor.

Proteinin kas yapıcı etkisi, o kadar yüksek şekerin yarattığı insülin patlamasıyla baskılanıyor. Vücut, bu yüksek şekeri yakmakla uğraşırken yağ yakımını durduruyor ve fazla enerjiyi doğrudan göbek bölgesinde depolamaya başlıyor.

"Şekersiz" yazan ürün neden acıktırır?

Sadece şekerli sütler değil, "Şekersiz" ibaresi taşıyan diyet bisküviler ve içecekler de benzer bir tuzak barındırıyor. Bu ürünlerde şeker yerine kullanılan yapay tatlandırıcılar, dilimizdeki tat reseptörlerini uyararak beyne "Şeker geliyor, hazırlıklı ol!" mesajı gönderir. Beyin bu mesaja istinaden insülin salgılatır ancak kan şekerinde gerçek bir yükselme olmayınca vücut şaşırır. Sonuç; kandaki şekeriniz düşer ve ürünü yedikten kısa bir süre sonra kendinizi çok daha aç, hatta tatlı krizine girmiş halde bulursunuz.

Daima besin değerlerini kontrol edin

Market raflarındaki parıltılı illüzyondan kurtulup gerçek bir "etiket dedektifi" olmak aslında sandığınız kadar zor değil; tek yapmanız gereken bakış açınızı biraz kaydırmak. Bir ürünü sepetinize atmadan önce o albenili ön yüzdeki "fit", "diyet" veya "yüksek protein" gibi pazarlama sloganlarını bir kenara bırakıp doğrudan kutunun arkasındaki o küçük yazılara odaklanmalısınız.

Eğer bir üründeki şeker miktarı, öve öve bitirilemeyen protein miktarını geçiyorsa, elinizde tuttuğunuz şey bir sağlık deposu değil, sadece "protein makyajı" yapılmış şekerli bir içecektir.