Mesleki Eğitim Merkezlerinde (MESEM) yaşanan çocuk işçi ölümlerini protesto etmek için İstanbul'da düzenlenen eylemde gözaltına alınan ve 16'sı tutuklanan Türkiye İşçi Partili (TİP) gençler hakkında kritik bir adım atıldı.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, hazırladığı iddianameyle gençler hakkında "görevi yaptırmamak için direnme" ve "basit yaralama" suçlamalarından kamu davası açılmasını talep etti. Savcılık, eylemin "birlikte suç işleme iradesi" kapsamında gerçekleştiğini iddia ederken, gençler suçlamaları reddediyor.
İddianamedeki suçlamalar: "Görevliye direnme" ve "basit yaralama"
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hazırladığı iddianamede, gençlerin Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in katıldığı "Türkiye Yüzyılı Mesleki ve Teknik Eğitim Zirvesi"nin düzenlendiği Pullman Otel'e toplu şekilde girerek pankart açtıkları ve slogan attıkları belirtildi.
Savcılık, protestonun özel güvenlik görevlileri ve otel yönetimi tarafından engellenmeye çalışıldığını, bu sırada görevlilere karşı "fiziki direnç" gösterildiğini iddia etti. İddianamede, bazı görevlilere boya sıkıldığı, itme ve vurma eylemleri gerçekleştiği ileri sürülürken; yalnızca özel güvenlik görevlilerinin değil, otelde çalışan müdür, resepsiyon görevlisi ve diğer personelin de yaralandığı savunuldu.
Özel güvenlik kamu görevlisi sayıldı: TCK 265. madde uyarınca suçlama
Savcılık, iddianamede dikkat çeken bir hukuki yoruma yer verdi. 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun'a atıf yaparak, özel güvenlik görevlilerine yönelik eylemlerin kamu görevlisine karşı suç kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini savundu.
Bu gerekçeyle gençler hakkında Türk Ceza Kanunu'nun 265. maddesi uyarınca "görevi yaptırmamak için direnme" suçlaması yöneltildi. "Basit yaralama" suçlaması da bu iddialara eklendi. Ancak "mala zarar verme" suçlaması yönünden kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi.
Gençler suçlamaları reddetti: "Barışçıl protestoydu"
Tutuklu gençler, savcılık ve hakimlik ifadelerinde suçlamaları kabul etmedi. Gençler, kimseye fiziki müdahalede bulunmadıklarını, eylemin yalnızca MESEM'lerde yaşanan çocuk ölümlerine dikkat çekmek amacıyla yapılan barışçıl bir protesto olduğunu belirtti. Savcılık ise iddianamede, eylemin "birlikte suç işleme iradesi" kapsamında gerçekleştirildiğini ileri sürdü. Delil olarak kamera görüntüleri, hekim raporları ve tutanakların dosyaya girdiği belirtildi.
Sürecin başlangıcı: 17 gözaltı, 16 tutuklama
Olay, 13 Aralık'ta İstanbul'da gerçekleşti. MESEM'lerde yaşanan çocuk ölümlerini protesto etmek isteyen 17 TİP'li öğrenci, zirvenin yapıldığı otele yönelik eylem düzenledi. Eylem sonrası gözaltına alınan 17 genç, adliyeye sevk edildi.
Bakırköy 7. Sulh Ceza Hakimliği, "görevi yaptırmamak için direnme ve mala zarar verme" suçlamasıyla 16 genç hakkında tutuklama kararı verdi. Hakimlik kararında, "kuvvetli suç şüphesi olduğunu gösterir somut delillerin bulunduğunu" ve "tutuklama tedbirinin ölçülü ve orantılı" olacağını belirtti. İddianamenin kabulüyle birlikte yargılama süreci resmen başlayacak.





