ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray’da Avustralya Başbakanı Anthony Albanese ile gerçekleştirdiği görüşmede Orta Doğu ve Ukrayna gündemine dair dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Trump, İsrail-Hamas ateşkesine ilişkin, “Orta Doğu’da ilk kez barış var. Hamas ile anlaştık, iyi davranacaklarına söz verdiler. Ama eğer bu anlaşmaya uymazlarsa gidip onları ortadan kaldıracağız” dedi.

ABD askerlerinin Gazze’de sahaya inmeyeceğini vurgulayan Trump, “Buna gerek yok. Çünkü bu anlaşmaya 59 ülke imza attı. Hepsi aynı safta” ifadelerini kullandı.
Trump, Hamas’ın ateşkesi ihlal etmesi durumunda İsrail’in hızla harekete geçeceğini belirterek şu ifadeleri kullandı:

“İsrail iki dakika içinde oraya girebilir. Ona ‘Oraya git ve durumu hallet’ diyebilirim. Ama şu anda bunu söylemedik. Biraz şans vereceğiz ve umarım şiddet biraz azalır.”

“Artık silahların değil, anlaşmaların konuştuğu bir dönem başladı”

Trump, ateşkesin diplomatik boyutuna vurgu yaparak, 59 ülkenin dahil olduğu bu anlaşmanın “çok uluslu bir barış zemini” oluşturduğunu belirtti:

“Dört ay önce birbirleriyle konuşmayan ülkeler, bugün aynı masada. Artık silahların değil, anlaşmaların konuştuğu bir dönem başladı. Hamas’ın İran’dan aldığı destek bitti. Bu da ateşkesin kalıcı olma şansını artırıyor.”

Trump ayrıca İran’a yönelik yaptırımların etkili olduğunu savundu:

“İran’a o kadar sert vurduk ki artık bölgede eski etkisini sürdüremiyor. Bu da barışın önünü açtı.”

“Biz savaş başlatan değil, savaş bitiren bir ülkeyiz”

Trump, kendi döneminde yürütülen Orta Doğu politikasını “diplomasi merkezli caydırıcılık” olarak tanımladı:

“Biz savaş başlatan değil, savaş bitiren bir ülkeyiz. Şu anda Orta Doğu’da ateşkesin sürmesi için diplomasi yürütüyoruz. ABD askerlerinin sahaya inmesine gerek yok. Bu bir ABD başarısı değil, insanlık başarısıdır.”

Ukrayna ve Rusya’ya diplomatik çağrı

Trump, Rusya-Ukrayna Savaşı’na da değinerek, “Eğer anlaşma olursa harika olur. Ama olmazsa çok fazla insan büyük bir bedel ödeyecek” dedi. Savaş nedeniyle her hafta 5 ila 7 bin askerin öldüğünü söyleyen Trump, “Ben başkan olsaydım bu savaş asla çıkmazdı. Şimdi ise her iki tarafta da binlerce insan ölüyor. Bu bir trajedi” ifadelerini kullandı.

“Çin artık ABD’yi sömüremeyecek”

Ekonomik politikalarda da sert mesajlar veren Trump, Çin’e karşı gümrük vergilerini artırma tehdidinde bulundu:

“Şu anda Çin bize yüzde 55 oranında gümrük vergisi ödüyor. Eğer adil bir ticaret anlaşması yapmazsak, 1 Kasım’dan itibaren bu oranı yüzde 155’e çıkaracağım.”

Trump ayrıca Çin lideri Xi Jinping ile Güney Kore’de bir araya geleceğini belirterek, “Çin’le çatışma değil, adil bir rekabet istiyorum” dedi.

“Sekiz ayda sekiz savaşı gümrük vergileriyle çözdüm”

Trump, dış politikada askeri güç yerine ekonomik araçları öne çıkararak şunları söyledi:

“Sekiz ayda sekiz savaşı gümrük vergileriyle çözdüm. Uçak parçalarını durdurduğumuzda 400’den fazla Çin uçağı yerde kalmıştı. Bu, ABD’nin ekonomik gücüdür. Biz dostluk isteriz ama sömürüye izin vermeyiz.”

“AUKUS anlaşması Çin’e karşı caydırıcı”

Son olarak Avustralya ile yapılan savunma iş birliğini “Hint-Pasifik güvenliğinin garantisi” olarak tanımlayan Trump, “AUKUS anlaşması Çin’in bölgesel genişleme çabalarına karşı en güçlü caydırıcıdır” dedi.