Zenginlik hayaliyle kriptoya yönelen milyonlarca yatırımcı, 10 Ekim gecesi sadece 13 dakikada servetlerinin büyük bölümünü kaybetti. Dijital para piyasalarındaki bu ani düşüş, tarihin en hızlı ve yıkıcı finansal çöküşlerinden biri olarak kayıtlara geçti. 1,9 milyon hesaptan toplam 20 milyar dolar buharlaştı. Piyasalar panik satışlarla durma noktasına gelirken, yatırımcılar ekran başında adeta felç oldu. Gazete Oksijen’den Uğur Koçbaş’ın özel haberi, gecenin perde arkasındaki detayları gün yüzüne çıkardı.
Trump Etkisi Piyasayı Ateşledi
Kripto dostu eski Başkan Donald Trump’ın piyasadaki varlığı, yatırımcılar arasında bugüne kadar güven artırıcı bir rol oynadı. Ancak 10 Ekim’deki çöküşün kıvılcımı, Bitcoin’in geçen yıl sonunda 100 bin doları geçmesiyle başladı. Lider kripto para yeni rekorlar kırarken, altcoin piyasasında da hızlı bir hareketlenme görüldü.
Trump’ın hem kamuoyuna yönelik destek mesajları hem de kendisi ve eşi adına çıkardığı coinler, yatırımcı ilgisini artırdı. Sosyal medyada yayılan “tarihin en büyük altcoin patlaması geliyor” söylemleri ve kripto fenomenlerinin yarattığı FOMO (treni kaçırma korkusu) dalgası kısa sürede milyonlarca kişiyi sardı. Binance’in kurucusu CZ’nin çöküşten yalnızca iki gün önce yaptığı “Altcoin sezonu kaçınılmaz” açıklaması, fırtına öncesi son uyarı niteliğindeydi.
Kaldıraçlı İşlemler Kumarhaneden Daha Riskli
Koçbaş, genç yatırımcıların zengin olma arzusu üzerinden şunları hatırlatıyor:
"Rüya kelimesini özellikle kullanıyorum. Kumarhanelerde slot makinesi başına oturup zengin olmayı hayal etmek gibi, kaldıraçlı kripto işlemleri de risklerle dolu. Verilere göre 5x-10x-20x gibi kaldıraçlı future işlemlerden kazananların oranı sadece yüzde 13. Yani kumarhaneden bile daha riskli bir sistemle karşı karşıyayız."
Merkeziyetsizlik İllüzyonu
Koçbaş, merkeziyetsiz olarak tanıtılan kripto piyasalarının artık bu iddiayı koruyamadığını vurguluyor:
"Bitcoin, finansal sisteme meydan okuyan bir devrim olarak doğdu. Ancak piyasada gerçek anlamda merkeziyetsizlik yok. Binance gibi borsalar işlem hacminin yüzde 90’ından fazlasını kontrol ediyor, madencilik birkaç havuz tarafından domine ediliyor ve birçok altcoin’in kurucuları büyük miktarda token stoğuna sahip. Piyasanın çoğu, 'merkezi olmayan' görünümüne rağmen aslında kontrol noktalarına bağımlı."
13 Dakikada Hayal Kırıklığı
Trump’ın Çin’e yönelik vergi politikaları ve piyasanın cesaret verici sinyalleri, yatırımcıları boğa beklentisiyle harekete geçirdi. Koçbaş olayı şöyle özetliyor:
"10 Ekim gecesi belki de merkeziyetsizlik inancını kıran gece oldu. Aylarca 'altcoin sezonu geliyor' denerek piyasaya çağrılan yatırımcılar, Bitcoin yükselirken altcoinlerin de onu takip edeceğini düşündü. Kaldıraçlı pozisyon alanlar, faiz indirimi ve parabolik yükseliş beklentisiyle tüm birikimlerini riske attı. Binance başta olmak üzere büyük borsalar, bu hayalleri sadece 13 dakikada ‘testere hareketi’yle paramparça etti. Kazanan yine kasa oldu."