Milli Mücadele’nin Cumhuriyet’le taçlanmasının kritik adımlarından biri, 1 Kasım 1922’de atıldı. TBMM’nin kararıyla Osmanlı Saltanatı resmen kaldırıldı. Böylece egemenlik, halkın eline geçmiş oldu. Kararın ardından Padişah Vahdettin, yaşamına ve özgürlüğüne yönelik tehdit gerekçesiyle İngiltere’ye sığındı.
Saltanatın Son Yüzyılı: Lüks ve Çöküş
Tarihçi Dr. Çiğdem Bayraktar Ör, Osmanlı’nın son döneminde saltanatın halkın refahını önemsemediğini belirtti. Abdülhamit’in süslü kayıklarla gezerken donanmayı ihmal ettiğini vurgulayan Ör, “Saltanat, ulusun çıkarlarını gözetmeyip sadece hanedanın keyfi uygulamalarına dayanıyordu. Bu yüzden kaldırıldı” dedi. Ör’e göre saltanat döneminde kaybedilen toprak miktarı, bugünkü Türkiye’nin iki katından fazlaydı.
Harf Devrimi ile Yeni Kültürel Dönem
Saltanatın kaldırılmasından altı yıl sonra, 1 Kasım 1928’de Harf Devrimi gerçekleştirildi. Bayraktar Ör, bu adımın Türk kimliğinin toplumsal hafızada yeniden canlanmasını sağladığını söyledi. “Dil, düşüncenin başladığı yerdir. Harf Devrimi, ulusal egemenliğin toplumda içselleştirilmesine imkan tanıdı” dedi.
ADD’den Anma Mesajı
Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) sosyal medya hesabından, “Ulusumuzu konuştuğu dilin abcsine kavuşturarak 600 yıl sonra cehalet zincirlerini kırmasının yolunu açan Harf Devrimi’nin 97. yıl dönümü kutlu olsun” paylaşımında bulundu. ADD, saltanatın kaldırılmasının da ulusal kurtuluşun ve devrimler döneminin ilk adımı olduğunu vurguladı.






