2002’den bu yana toplam zarar 84 milyar TL’ye, dolar karşılığı ise 11,2 milyar dolara ulaştı. CHP’li Mehmet Tahtasız, bu miktarla büyük kamu projelerinin hayata geçirilebileceğini belirtti. Delice-Çorum Hızlı Tren Hattı’nın ihale bedelinin iki katına çıkması, zararların artmasına neden olan örneklerden biri olarak gösterildi.
TCDD’nin zararı rekor seviyede
Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları’nın (TCDD) mali bilançosu, kamu kaynaklarının nasıl kullanıldığına dair yeni bir tartışmayı daha gündeme taşıdı. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi ve CHP Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız’ın açıkladığı verilere göre, TCDD’nin 2024 yılı zararının 36,5 milyar TL’ye ulaştığı, 2002’den bu yana ise toplam zararın 84 milyar TL’yi aştığı ortaya çıktı.
Zarar 1 yılda üç katına çıktı
BirGün gazetesinden Mustafa Bildircin’in haberine göre, TCDD’nin 2023 yılı zararı 11,4 milyar TL olarak kayıtlara geçerken, bu rakam sadece bir yıl içinde neredeyse üç kat artarak 2024 sonunda 36,5 milyar TL’ye ulaştı. Kurumun AK Parti dönemindeki toplam zararı ise 84 milyar 49 milyon 113 bin TL olarak hesaplandı. Bu miktarın dolar karşılığı ise 11 milyar 226 milyon 524 bin dolar.
“Bu parayla dev yatırımlar yapılabilirdi”
CHP’li Tahtasız, TCDD’nin devasa zararının ülkenin kalkınma fırsatlarını heba ettiğini savundu.
“11,2 milyar dolar olarak ifade edilen 2002-2024 dönemi toplam zararı ile inşa edilebilecek çok sayıda proje olduğuna” dikkat çeken Tahtasız, bu meblağyla gerçekleştirilebilecek bazı yatırımları şöyle sıraladı:
“14.000-18.000 MW kapasiteli Güneş Enerjisi Santralı, binden fazla modern okul, 10 büyük hastane, 200 bine yakın konutun dönüşümü.”
İhale bedeli ikiye katlandı
TCDD'nin zarar etmesinde kötü yönetimin etkili olduğunu vurgulayan Tahtasız, Delice-Çorum Hızlı Tren Projesi üzerinden çarpıcı bir örnek verdi.
“Toplam 40 milyar TL’ye bitirilebilecek Delice-Çorum Hızlı Tren İhalesi 76 milyar TL’ye ihale edilmiştir. Bu şekilde yandaşlara yüksek tutarlara ihale edilen işler, TCDD’nin zarardan kurtulmasını engelliyor.”
Tahtasız, sadece bu ihalenin bile kamu zararını artıran bir tercih olduğunu savunarak, kurumun mali tablosunun arkasında siyasi tercihler ve yönetim yanlışlarının bulunduğunu söyledi.
